Rusya Federasyonu Başbakan Yardımcısı Aleksey Overcuk’un koordinatörlüğünde, Rusya Barış Vakfı ve Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsünün girişimiyle hazırlanan Avrasyacılık: Ortak Vizyon kitabı tanıtımı ve Avrasyacılık kavramı Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde düzenlenen yuvarlak masa toplantısıyla tanıtıldı. Toplantıya, Rusya Federasyonu Büyükelçisi Aleksey Erkhov da katıldı.
Çağrı Erhan: Avrasyacılık Dünya için bir umut ama…
Toplantının açılış oturumunda konuşan Altınbaş Üniversitesi Rektörü ve Türkiye ile Rusya üniversiteleri arasındaki çalışmalarda da rol alan Çağrı Erhan da, Avrasya’nın kültürel, tarihsal ya da coğrafi kodlarla ortaya konulmasının yanlış olacağını savundu. “Avrasyacılık dünya için bir umuttur” diyen Çağrı Erhan, buna rağmen içinin doldurulmamış bir kavram olarak ortaya çıktığını, mevcut politik ortamda da her ülkenin kendi bakış açısıyla yön ve şekil verdiği çeşitli kurum ve kuruluşlarla ortaya çıkan bir Avrasya manzarası bulunduğunu, Avrasyacılıktan söz edilebilecekse buna yön vermek isteyen her ülkenin nasıl bir yön vermek istediği noktasında karar alması gerektiğini söyledi.
“Hiyerarşik ön kabule dayalı dünya düzeni artık yok. Bileği bükülmez bir hegemon devletin kontrol ettiği bir alan yok artık” diyen Çağrı Erhan, “Üçüncü Dünyacılık” ve benzeri soğuk savaş terminolojisiyle küçümseyici söylemlere karşılık, gerçek görünümün Avrasya’nın dünya düzenine etki etme potansiyeli olduğunu savundu.
BRICS kurumsallaşmalı
Avrasyacılığın kavram olarak kabulünden öteye başarısı için somut olarak ne yapılmak istendiğinin ortaya çıkması gerektiğini kaydeden Çağrı Erhan, bu tür yaklaşımın kapsayıcı olacağını, ülkelerin ortak söylem geliştirebileceğini Gazze ve Lübnan’a yapılan İsrail saldırılarına karşı ortak bir söylemin ortaya çıkmamasının bu alandaki eksikliğe örnek olduğunu savundu.
BRICS’in Avrasyacı yaklaşımın merkezi kurumu olmaya aday tek örgütlenme olduğunu söyleyen Erhan, gevşek ve kurumsal olmayan bu yapının bir örgütlenmeye gitmesi halinde diğer katılarda bu örgüte sempatiyle bakan ve üye olmak isteyen ülkelerin çekineceği endişesinin iyi bir kurumsal tasarımla aşılabileceğini; BRICS’in yeni dünya düzeninde rol oynayabilecek en önemli Avrasya kurumu olmak için tek aday durumda olduğunu savundu.